30 Haziran 2011 Perşembe

GİTAR

    Şimdi size gitarı tanıtacağım.Gitar telli bir enstürümandır.6 teli,6 akort kulağı,1 klevye,19 perde,19 fret, 2 eşik,1 ses deliği ve 1 gövdeden oluşur.6 tane natural sesi vardır.Bunlar mi,la,re,sol,si,mi dir.Klasik armonide Do C, Re D,Mi E,Fa F,Sol G,La A,Si B harfiyle gösterilir.Minör Cm, b Bemol, # diyez önene geldiği akoru yarım ses kalınlaştırır.Mi,la,re,sol,si,mi önüne geldiği akoru yarım ses inceltir.
   AKOR:Birden fazla notanın aynı anda basılmasıyla ortaya çıkan ses topluluğuna denir.
   RİTM:Sağ elinizle ses deliği üzerinde aşağı yukarı ser ve dik vuruşlarla melodi takibi yapılarak ortaya çıkan ses topluluğuna denir.Ben en çok ritm çalmayı severim.
   SOLO:Sol el ile tek tek nota basılır.Sağ el ile karşılığındaki teller çekilerek yapılır.Solo şarkının melodisini verir.
   ARPEJ:Sol el ile kalıp akor basılır.Sağ el ile belli bir melodi takibi yapılarak tellerin hepsi çekilir.Mesela pimamiam gibi olur.
   Gitarda tam ses bir perde atlayarak bulunur.Yarım ses komşu perdeye basılarak bulunur.
    DO-RE=Tam ses
    RE-Mİ=Tam ses
    Mİ-FA=Yarım ses
    FA-SOL=Tam ses
    SOL-LA=Tam ses
    LA-Sİ=Tam ses
    Sİ-DO=Yarım sestir.
 Avuç içiyle ritm tutmaya PALMAS denir.
   Ben notaları tabloture ile okuyarak çalıyorum.Tabloturede teller ters çevrilerek okunur.Notalar soldan yazılmaya başlanır.Telin üzerinde 0 yazıyorsa o tele boş vurulup natural ses çıkartılır.En zor akor ispanyol dörtlüsüdür.Bunu yapınca çok şarkı çalabilirim.Ben bare basarken bazen ses çıkmıyor.Çünkü güçlü basmam gerekir.Ama basabiliyorum.Fabrika kızını çalıyorum.İspanyol dörtlüsü la minör,sol majör,fa majör,mi minörden oluşuyor.8 tane akor öğrendim.3 ritm öğrendim.2 arpej öğrendim.Okul başlayınca yine kursa gideceğim.Sonra piano kursuna gideceğim.Konservatuara gidip müzisyen olacağım.
Bu benim videom  http://www.facebook.com/media/set/?set=a.146769352048199.28541.144761398915661#!/video/video.php?v=1699077991215&comments&set=t.100002452706210&type=1

29 Haziran 2011 Çarşamba

SESSİZ SEVGİ

   Enes tombik ve muzur bir çocukmuş.Annesini kızdırıp markete izinsiz gider katkı maddeli gıdalar alırmış.Onun için tombikmiş.O yiyecekler ona zarar veriyormuş.Şişmanlamasını ve sağlıksız olmasına neden oluyormuş.Enes'in diğer çocuklardan farkı konuşamamasıymış.Annesi onu hareketlerinden birde bakışlarından anlıyormuş.Annesi Enes'i çok seviyormuş.Konuşamamasına üzülmüyormuş.Onu öyle seviyormuş.Annesi birgün rüya görmüş.Rüyada Enes konuşuyormuş.Annesine;
_Anneciğim hadi parka gidelim demiş.Annesi uyanmış.Enes'in yanına gitmiş.Gördüğünün rüya olduğunu anlamış.Rüyalar gerçek olur demiş,yatmış.Sabah Enesle kahvaltı yapmışlar.Gezmeye gitmişler.Enes o kadar mutluymuş ki annesini sarılıp öpmüş.Annesi bu sessiz mutluluğu seviyormuş.

MARKET ALIŞVERİŞİ

     Ayhanlar o gün markete gitmişler.Market arabasını almışlar.Annesi çantasından alışveriş listesini çıkarmış.Ayhan babasına;
_Önce oyuncak reyonuna gidebilir miyiz?demiş.Babası;
_Listedekileri alalım söz veriyorum buraya uğrayacağız demiş.Önce şarküteri reyonuna gitmişler.Orası herzaman soğuk ve ışıklıymış.Annesi babası herşeyi okuyarak alıyormuş.Ayhan tanıtımı yapılan sucuğun kokusunu almış.Ama o sucuk yerse ürtiker oluyormuş.Sonra sebze meyve almışlar.Deterjan,yiyecek-içecek,ekmek almışlar.Babası;
_Şimdi oyuncak reyonuna demiş.Ayhan mutlu olmuş.Oyuncak traktör almışlar.Kasada para ödemişler.Eve dönmüşler.Ayhan oyuncakla oynamış.Babası ona neden en son oyuncak aldıklarını anlatmış.Bilinçli tüketici önce gereken eşyaları alırmış.Son kullanma tarihine bakarmış.Hem kaliteli hem hesaplı olan şey alırmış.Boşa yanan lambaları kapatırmış.Suyu boşa akıtmazmış.Aile bütçesine katkı yapar tatile bile gidebilirlermiş.
      Ayhan bilinçli bir ailesi olduğu için mutlu olmuş.

27 Haziran 2011 Pazartesi

MAYMUN AVNİ

      Avni çok hareketli bir maymunmuş.Sabahtan akşama kadar daldan dala gezer,muz yermiş.Annesi onu çok seviyormuş.Ama çok muz yemesi onu endişelendiriyormuş.Avni bir gün tam 20 tane muz yemiş.Gece kaşınmaya başlamış.Annesi;
_Ben sana dedim.Bu kadar muz yersen alerji olursun işte demiş.Avni sabaha kadar kaşınmaktan uyuyamamış.Sabah ormanın doktoru olan Bilgin baykuşa gitmişler.Baykuş onu muayene etmiş.Avni'ye krem hazırlamış.
_Bak ne yersen az ye.Ama herşeyden ye.Dengeli ve düzenli beslen yoksa daha ciddi hasta olabilirsin.Boyun uzamaz,şişman olursun demiş.Avni'nin annesi kremi sürmüş,alerji geçmiş.Avni dengeli ve düzenli beslenmeye başlamış.Daha sağlıklı ve daha uzun boylu olmuş.

SİMİTÇİ ÇOCUK

    İlhan 11 yaşında İlkokul 5.sınıfa gidiyormuş.Ailesi yoksulmuş.İlhan okula gittikten sonra,simit satmaya gidiyormuş.Eve yorgun geliyormuş.Ödevlerini yarım yapıyormuş.İyi dinlenemediği için derslerini dinleyemiyormuş. Derste uyuyukluyormuş.Öğretmeni onu uyarıyormuş.Birgün ödev kontrolü yapmış.İlhan'ın ödevleri hep yarım kalmış.Öğretmen İlhan'a;
_Yarın okula annen gelsin.Konuşmak istiyorum demiş.İlhan üzülmüş ve ağlamaya başlamış.Öğretmeni;
_Oğlum ağlama,bana sorununu anlatabilirsin.Yarın annenle konuşup çözeriz demiş.İlhan fakir olduklarını,babasının iş bulamadığını,okul ihtiyaçlarını almak için simit sattığını ve yorulduğu için ödevlerini tam yapamadını anlatmış.Öğretmen çok üzülmüş.Ertesi gün İlhan'ın annesi okula gelmiş.Öğretmen İlhan'ın babasına iş bulmuş.Okulda hademelik yapacakmış.Hem İlhan'ı çok görecek hemde para kazanacakmış.İlhan simit satmak zorunda kalmayacakmış.Hepsi çok sevinmiş.Öğretmene teşekkür etmişler.O günden sonra İlhan ödevlerini tam yapmış.Derslerini iyi dinlemiş.Çok başarılı olmuş.

25 Haziran 2011 Cumartesi

SOKAK KEDİSİ PASPAS

   Küçük sokak kedisi varmış.Adı Paspasmış.Annesi büyüdü diye onu bırakmış.Çöpleri karıştırıp yemek arıyormuş.Soğuk hava olunca benimde evim olsa diye ağlıyormuş.Birgün yemek ararken camda kedi görmüş.Temiz,bakımlı,havalıymış.Adı Orfe'ymiş.Ona;
_Arkadaş olalım demiş.Ama Orfe;
_Ben sokak kedileriyle konuşmam,seni tanımıyorum demiş.Paspas çok üzülmüş.Hergün Orfelerin evinin oraya gidiyormuş.Birgün Orfe'nin sahibi Paspas'ı görmüş.Ona Orfe'nin mamasından vermiş,su içirmiş.Onu sevmiş.Orfe'nin sahibi kedileri çok severmiş.Ona hergün yemek vermiş.Orfe'nin sahibi Paspas'ı eve almış yıkamış.Onu veterinere götürmüş.Aşı yaptırmış.Paspasta ev kedisi olmuş.Orfe'yle arkadaş olmuş.Sonra evlenmişler bebekleri olmuş.Çok mutlularmış.

24 Haziran 2011 Cuma

ÖĞRETMENİM CANIM BENİM :)

     Size öğretmenimi anlatacağım.Adı Sadettin Gençkan.Onu çok seviyorum.Öğretmenim beni anlıyor.Bana yardımcı oluyor.
     Öğretmenim çok eğlenceli ders anlatırır.Oyun oynayarak öğretir.Drama yapar.Problemleri tiyatro oynar gibi anlatır.Birgün beyaz tişört giydim diye problemdeki peynir yaptı beni.Bize bağırmaz ama konuşarak kızar.Bize sarılır,gıdıklar,bizle dans eder,oyun oynar.Çok bilgilidir.Ama bildiği halde hep bize soru soruyor.Babam anladık mı diye yaptığını dedi.Onunda çocukları var.Alper abi ve Çiğdem abla.Alper abi Anadolu Lisesine gidiyor.Çiğdem abla İzmirde üniversitede okuyor.İkiside çok iyi insanlar.Alper abi benim gibi müzik evinde gitar çalıyor ama büyük grupta o.Öğretmenimin birde karısı var.Firdevs öğretmen.O da bizim okulda 1. sınıf öğretmeni.Bana hep oğlum der.Bana kedi bile getirmişlerdi.Çok tatlıdır.Öğretmenim şeker gibidir.Zaten şekeri de varmış.Hastalıkmış ama ben anlayamadım.Çok tatlı ondan galiba.Hikaye haritası defterimde ona hep mektup yazarım o da bana cevap yazar.
      O benim ışığımdır.Onu seviyorum.

23 Haziran 2011 Perşembe

AİLEM

   Annemi ve babamı anlatacağım.İkisini de çok severim.Onlarda beni sever.Birbirlerini de severler.Biz mutlu bir aileyiz.
    Annem çok tatlıdır.Benim annem,arkadaşım,herşeyimdir.Bana hep moral veriyor.Hergün benimle okula gelir.Çalışkan olayım diye beni çalıştırır.Her soruma cevap verir.Google gibidir.Her şeyi bilebiliyor.Hiç sıkılmaz,yorulmaz,hiperaktif oda galiba.Süper kahraman gibidir.Ama biraz acayip.İki eliyle yazı yazabilir.Hediye almaktan hoşlanmaz.Sinirlenince çok kötü bakar.Fazla kızmaz sadece bakar Nurican sana yakışmadı der.Bana hayatımın başkenti diyor.Ben onun herşeyiymişim.Sarılır bana seni seviyorum der.Bende seni deyince gıdıklar beni hep.
    Babam da çok tatlıdır.Aynı bana benziyor.Bize prototip diyorlar.Oda benim gibi gözlük takıyor.Çalışıyor.Beni çok seviyor.Birlikte gezeriz.Ona sarılırım hep.Arkadaş gibidir.Top oynarız sinema izleriz babamla.Babam hiperaktif değil.Arabaları çok sever.Ben org ve gitar çalarken beni güzel dinler.Ben ne istersem alır ama annene soralım der.Annem bizim patronumuz sanki.Babam sabah sinirli olur sonra iyi olur.Bana kitap alır kimseden bir şey isteme ben sana alırım der.Bana baba nasihatı verir.Ama kızınca ben ağlarım.Çünkü üzülürüm.Babam bana çok kızmaz kızınca kırılırım.Süper bir babadır.
    Ben onları çok seviyorum.İkisi de beni mutlu eder.Çok eğleniriz.Benimle koltukta bile zıplalar.Yarış yaparız.Biz çok mutluyuz.

22 Haziran 2011 Çarşamba

ORFE

       Orfe kim?Kendisi benim küçük kedim.Daha bir aylık,çok oyuncu bir oğlan.Adını ben buldum.Orfe yunan tanrılarından olan müzik tanrısının adı.Ben büyüğünce müzisyen olacağım.Onun için bu adı koyduk.
       Bence Orfe hiperaktif,yerinde duramıyor.Rengi beyaz ama başında ve kuyruğunda siyah renk var.Küçük bir kağıtla bile oyun kurabiliyor.Annemi annesi zannediyor.Hep peşinden gidiyor.Ona tasma yaptık,ucunda zili var.Nereye gitse şıngırtısından bulabiliyoruz.Uyurken insan gibi sırtüstü yatabiliyor.Acıkınca annemin ayağının dibinde ağlar gibi miyavlıyor.Konuşuyor sanki.
      Büyüyünce çok yakışıklı olacak oğlum.

ANNECİM

SENİ SEVİYORUM DEMEK YETMEZ,
KALBİMİN ATIŞI SENSİN.
BANA HAYATIMIN BAŞKENTİ DİYORSUN.
BEN ANKARAYSAM,SEN TÜRKİYESİN.
                                                  NURİCAN 

BABAMA

BABACIĞIM SENİ SEVİYORUM.
AYNI SANA BENZİYORUM. 
SEN BENİM TOPRAĞIMSIN.
KALBİMDE ATIYORSUN.
SENİN SAYENDE BEN VARIM.
SEVGİNLE BÜYÜYORUM.
YARIN BABALAR GÜNÜ.
BEN HERGÜN KUTLUYORUM.

ATATÜRK DEMEK

Atatürk demek çalışmak demek
Bilgi çağını kuşanmak için
Atatürk demek okumak demek
Tarihi unutmamak için 
Atatürk demek uygarlık demek
İnsan gibi yaşamak için
Atatürk demek ilim demek
Hep ileri gitmek için
Atatürk demek cumhuriyet demek
Cumhuriyet demek özgürlük demek
Bu ülkeyi korumak için 
İzinde yürümek demek
İlkelerine bağlıyım,izinde yürüyorum
Aklımdasın unutmam
Seni çok seviyorum.
                                                  Nurican ÖZÇELİK.

HAYALİMDEKİ PAZAR YERİ

    Nuricanların yaşadığı şehir deniz kenarında bir ilçeymiş.Her salı günü pazar kurulan semt varmış.Nurican pazara çıkmaya bayılırmış.Sebzelerin renkleri,kokuları onun çok hoşuna gidermiş.Kendini kocaman bahçede hissedermiş.
    Annesi o gün evi topladıktan sonra Nurican'a seslenmiş:
_Nurican hazırlan oğlum pazara gideceğiz.Nurican bunu duyunca heyecanlanmış.Hemen hazırlanıp pazar arabasını almış.Pazara girdiklerinde bir çok sebze ve meyve görmüş.Annesine:
_Bunların hepsi ağaçlarında satılsa daldan toplayıp torbaya koysak ne güzel olur değil mi annecim?diye sormuş.Annesi :
_Zaten bunlar dalından toplanıp kasalara konuluyor.Oradan sebze meyve ticareti yapılan hal denilen yere gidiyor.Pazarcılar ve manavlar bunları oradan satın alarak bize satıyorlar diye anlatmış.Nurican herşey halimdeki gibi olsa daha güzel olur diye düşünmüş.Annesiyle sebze ve meyvelerin nerede yetiştiği hakkında konuşmulşar.Nurican çok kitap okuduğu için hepsini biliyormuş.
   Eve geldiklerinde çok yorulmuşlar.Aldıklarını dolaba yerleştirip oturmuşlar.Nurican ağaçtan kopararak alışveriş yaptığını hayal etmeye devam etmiş.

21 Haziran 2011 Salı

LOKMACIĞIN MACERALARI

LOKMACIĞIN MACERALARI
   Her şey bir tabakta başladı. Lokmacık bir ıspanak yemeğiydi. Sıcak ve lezzetliymiş. Nurican’ın  tabağında macerasını bekliyormuş.
    Birden kaşığın içine girivermiş. Macera başlamış. Kendini Nurican’ın ağzında bulmuş.Nurican,Lokmacığı çiğnemiş ve yutmuş.Lokmacık yemek borusundan geçerek mideye gitmiş.Mide Lokmacığı karıştırıp bütün vitaminlerini almış.Katkı maddelerini kana karışmadan böbreğe,posasını bağırsaklara yollamış.Vitaminler diğer organlara dağılmış.
    Lokmacık Nurican’ın bütün vücudunu dolaşmış ve macerasını bitirmiş.